İMPLANT Tedavisi ANKARA
İmplant Diş Tedavisi
Nedir?
Yapay Diş Tedavisidir.
Tam diş kaybı oluşmuş veya geriye dönüşsüz olarak normal fonksiyonunu yerine getiremeyecek derecede sağlığını kaybetmiş dişlere sahip ağız yapılarında, normal çiğneme fonksiyonunu kazandırmak, olası sistemik vücut sağlığı risklerini ekarte etmek ve de estetik ihtiyaçları/kaygıları gidermek amacı ile yapılan protez diş uygulamasına;
İmplant Diş Tedavisi denir.
Vücut ile hiç bir uyum sorunu yaşamadığı bilinen titanyum elementinden üretilmiş aparatın çene kemiğine cerrahi müdahale aracılığıyla uyumlandırılması (implante edilmesi) metoduyla oluşturulan "yapay diş kökü" üzerine, takip eden süreçte zirkon veya porselen gibi ağız içerisinde çiğneme esnasında gerçekleşen yüksek basınçlara çok dayanıklı olduğu bilinen materyallerle "suni diş kaplaması" takılmasına; "Diş İmplantı Tedavisi " denir.
Prostetik Diş Cerrahisi; diş hekimliğinde implant uygulaması üzerine uzmanlaşmış bölümdür. Prostetik kelimesi, Protez kelimesi ile aynı kökenden türemiş olup, vücutta kullanılan yapay organın tamamını tanımlayan bir tıbbi terimdir. Protez, implanttan daha geniş anlamda kullanılır. "İmplant" yapay bir organın vücuda tutturulmasını sağlamak için kullanılan kısım iken, "Protez" implant'ı da içine alan ve ve implant tarafından vücuda tutturulan yapay organın iş gören diğer parçalarının tümüne birden verilen isimdir.
implant nedir diş implant protezi
İmplant ve Protez Farkı Nedir?
İMPLANT
Tıbbi anlamıyla implant : "Vücut içerisine/canlı dokulara, cansız maddelerin bir işlev görmek üzere yerleştirilmesi"dir.DİŞ İMPLANT-PROTEZİ; kaybedilen bir diş'in yerine yapılabilecek en iyi tedavi olan; yapay bir diş'tir.
Yani Diş İmplant-Protezi tabiri ile; "İmplant Protezi = İmplant Vidası + Bağlantı Aparatı + Kron Diş Kaplaması" denklemi kastetildektedir. Kron diş kaplaması ile kastedilen zirkon diş kaplaması veya porselen diş kaplaması konularının detaylarına; Diş Protezi Nedir? başlıklı yazımızda ulaşabilirsiniz.
Ağız ve diş anatomisi sayfasında resimlerle tarif edildiği şekilde; doğal dişin kök kısmı protezin kökü sayılabilecek titanyum metalinden yapılan vida kısmına, doğal dişin taç (crown - diş minesi) kısmı ise dental protezin seramikten yapılan kaplama kısmına denk gelmektedir. Özetle, dental implantoloji'de diş implant'ı; çene kemiğine tutturulan (implante edilen) titanyum kısım iken, diş protezi; implante edilen titanyum materyalin üzerine yapılan özel porselen - seramik ya da tercih edilen herhangibir diğer materyalden üretilmiş, ağız içinde görülen ve çiğneme yüzeylerini de kapsayan kısımlarını, ara bağı ve titanyum implant vidası kısmının hepsini birden ifade etmekte kullanılır.
Diş Kaybı Konulu Sayfa dahilinde detayları ile anlatıldığı şekilde;
Diş Kaybı Sebepleri çok farklı nedenlerden kaynaklanabilir :
İleri evre diş çürüğü nedeni ile dişin hayatiyetini kaybetmesi, kazalar - darbeler sonucu oluşan travmatik diş kayıpları, yaşlanmaya bağlı diş kayıpları, genetik diş yokluğu, "Periodontitis" denen dişi çene kemiğine bağlayan periodontal liflerin, diş eti iltihabı tarafından tetiklenerek ilerleyen zayıflamasına bağlı dişin eklemlendiği kemikten ayrılarak kopması... şeklindeki liste daha da uzatılabilir.
Diş kaybı sebebinden tamamen bağımsız olarak, olması gereken yerde bir dişin yokluğundan kaynaklanan sağlık sorunlarının en kökten ve başarılı çözümü, diş eksikliğinin olduğu bölgeye implant diş protezi tedavisi uygulanmasıdır.
Diş kaybı sebebinden tamamen bağımsız olarak, olması gereken yerde bir dişin yokluğundan kaynaklanan sağlık sorunlarının en kökten ve başarılı çözümü, diş eksikliğinin olduğu bölgeye implant diş protezi tedavisi uygulanmasıdır.
"Dental İmplant-Protezi"ni
oluşturan parçalar nelerdir?
Diş İmplantı Tedavisi ile yerleştirilmesi planlanan,
Suni Diş Protezini oluşturan 3 ana kısım vardır :
1. Titanyum İmplant Vidası (Kök)
Kemik içine yerleştirilen (implante edilen) ve "diş kökü" görevini görecek olan "vida" kısımıdır.
2. Bağ Aparatı-Abutment (Boyun/Köprü)
Titanyum implant vidası ile ağız içerisinde çiğneme yüzeyini oluşturan zirkon/porselen yapay-diş başlığı arası bağlantıyı sağlayan titanyum boyun kısmıdır.
3. Protez Kaplaması (Taç/Crown)
Çiğneme yüzeyini oluşturan, implantın diş görünümlü zirkon/porselen yapılı başlık kısmıdır.
Diş İmplantının en çok fayda sağladığı durumlar nelerdir?
1. İzole Tek Diş Kaybı :
Tek Diş İmplant Tedavisi
- Diş implantı cerrahisinin en ideal uygulama alanı olup en kolay şekilde en yüksek verimin elde edildiği formdur.
- En önemli avantajı; protez-köprü diş uygulamasına alternatif olarak, üzerine kaplama yapılan sağlıksız dişin çevresindeki dişlerin de mecburen tedavi sırasında zarar görmesi zarureti olmamasıdır.
- Normalde ağız yapısı sağlıklı bir bireyde beklenmeyen bir travma ertesi diş kaybı veya önceki tarihte diş çürüğü vs... gibi bir sebeple bir dişin çekilmiş olma durumlarında, çevre yumuşak doku ve dişlerle ilgili ekstra bir sağlık problemi yoksa, çok yüksek başarı oranıyla orijinal diş performansında verim sağlar.
- Ağız içi sağlıklı yapısı bozulmuş bireylerde, bazen diş eti / kemik / dişin kendisi ile ilgili problemler yüzünden tek diş kaybı olabilmektedir. Bu durumda, diş kaybının altında yatan sebebin iyi anlaştılarak diğer dişlerin de aynı sebepten kaybının engellenmesi en başta gelen tedavi olmakla birlikte, kaybedilen diş yerine implant protezi uygulaması tercih edilmelidir.
2. Birden Fazla Diş Kaybı :
İmplant Üstü Köprü & Parsiyel Protez
İmplant Destekli Köprü Protezi Nedir?
- Yanyana olan dişlerin kaybında veya birer atlayarak kaybedilmiş dişlerde genel olarak aradaki ve kenardaki sağlam dişlerin de mine tabakası kesilerek traşlanır ve boş kalan diş yerlerine kenarlarından destek olması açısından köprü ayağı gibi kullanılarak hepsi birden porselen/zirkon kaplanırlar.
- Oysa, İmplant üzerine köprü protez uygulamasında, birden fazla diş kaybında bile çevre dişlerin kesilmesine gerek kalmaz.
Her Bir Diş İçin Ayrı Bir İmplant Gerekir mi?
- Tamamen kişinin ağız içi muayenesindeki durumuna bağlı olmakla birlikte; çok büyük olasılıkla her kaybedilen bir diş için ayrı bir implant yapılmasına gerek yoktur. Ancak, adı üzerinde "köprü" uygulamasında, sonuçta oluşturulacak diş köprüsünün en az iki adet implant ayağı ile desteklenmesi genel bir zarurettir. Aradaki eksik diş miktarı ve ağız içindeki genel yapı özelliklerine göre, yaratılan bu yeni diş köprü protezinin kaç implant üzerine oturtulacağı, implant cerrahisini yapan operatör hekimin yargısı çerçevesinde alınan bir karar olacaktır.
3. Alt/Üst Çenede Tüm Dişlerin Kaybı :
İmplant Destekli Total Protez - Takma Damak
- Alt ve/veya Üst çenede tüm dişlerin tamamen veya büyük oranda kaybedilmesi durumlarında, hareketli Damak Protez yerine, birden fazla implant desteği ile tamamen çene kemiğine sabitlenmiş İmplant Destekli Total Protez Diş Tedavisi (İmplant Takma Damak) uygulanabilir.
- Hastanın durumuna göre, implant takma damak protezi takıp çıkartılabilen şekilde (Hareketli İmplant Protezi - İmplant Destekli Takma Damak Protez) veya tamamen sabit (İmplant Destekli Full Mouth Sabit Protez) olabilir.
- Üst çene total protezi / Takma damak kullanan hastalarda, hem hijyen sağlanması, hem sürekli takılıp-çıkarılması gereken ağız içi rahatsızlık verici - tahriş edici bir aparattan kurtulma hem de damak üzerine oturan kısmın yarattığı bulantı hissine ek olarak tat duyusunun bozulması/azalması, implant tedavisi ertesinde tamamen çözülebilen sorunlardandır.
Kimlere İmplant Yapılabilir?
İmplant yapılmaMAsı gerekenler dışında,
herkese implant yapılabilir.
Kimlere İmplant YapılmaMAsı Gerekir?
- İmplant operasyonu risk teşkil edecek yaşlı ve düşkün durumda olanlar.
- Sistemik bir hastalık sebebiyle bağışıklık sistemi yetmezliği olanlar.
- Sistemik bir hastalık nedeniyle kemik gelişimi bozuk/yetersiz olanlar.
- Sistemik bir hastalık nedeniyle yara yeri iyileşmesi sorunlu olanlar.
(Örneğin; Kontrolsüz Diyabet. Kan pıhtılaşma sorunu...)
- Kemik gelişimini tamamlamamış çok erken yaşta olanlar.
- Tıbben "Kimlere implant yapılmalıdır?" grubuna girmeyenlere implant yapılmaz!
Kimlere İmplant Yapılmalıdır?
Dental İmplant Diş Uygulaması; 2 temel sebep ile yapılır.
- Sağlıklı çiğneme fonksiyonu sağlamak.
- Estetik bütünlük sağlamak.
- Sağlıklı çiğneme fonksiyonunun kaybı, sayısız sebeple olabilir. Ancak bunlar arasında implant endikasyonu olanlar sınırlıdır. Diş implantı yapılmasında temel sebep, kaybedilmiş bir dişin yerine konması veya hâla ağız içinde var olmasına rağmen fonksiyonları geri dönüşsüz bir şekilde kaybolmuş, varlığı yokluğundan daha zararlı hâle gelmiş dişin yenilenmesidir.
- Hâla ağız içindeki varlığını sürdüren bir dişin yerine implant yapılması değerlendirilirken, mutlaka öncelikle koruyucu tedaviler (dolgu/kanal/protez...) göz önünde bulundurulmalı, tıbbi endikasyonu olmadan, başka müdahaleler ile kurtarılarak sağlığına kavuşturulabilecek bir dişin yerine implant yapılması asla düşünülmemelidir.
İmplant tedavisinde başarı nelere bağlıdır?
Gerçekleştirilen diş implant tedavisinin başarısı temel olarak;
- Cerrahiyi yapan doktor
- Kullanılan implant
- İmplant yapılan hasta
İmplant Tedavisi Başarısında; Doktor Faktörü :
Her işte olduğu gibi; dental implant tedavisinde de işi yapanın konuya hakimiyeti kritik önem teşkil etmektedir. İmplant Cerrahisini yapacak olan doktor, implantın başarısını etkileyecek diğer iki faktör üzerinde de karar verecek muktedir merci olduğundan aslında başarı neredeyse tamamen diş hekiminin seçimlerine bağlıdır. Bu seçimlerin doğruluğunu etkileyen en önemli etken ise, hekimin tecrübesidir.
İmplant Tedavisi Başarısında; İmplant Faktörü :
Yerli İmplantlar / İthal İmplantlar, pek çok implant markaları ve kullanım sebebi/yeri ve tekniği farklılık gösteren pek çok implant çeşidi bulunmaktadır. (Rehberimizin ilerleyen aşamalarında irdeleneceklerdir.) İmplant üretiminde kullanılan diş implantı materyalin kalitesinden, kullanılan implant çeşidinin hastaya/vakaya uygunluğuna varana kadar, implant seçiminde göz önünde bulundurulması gereken değişkenler mevcuttur. Ne yazık ki, günümüz ekonomik şartları seçme özgürlüğünü bir miktar sınırlasa da hastaya en uygun implant çeşidi ve markası seçiminde, Ankara implant cerrahisi yapacak hekiminizle birlikte alacağınız karar çok önemlidir. Zira, implant operasyonunun orta ve uzun dönemli başarısı seçilecek implantın markasından ziyade; "uygun tip" implantın "doğru teknik" ile yerleştirilmesi üzerine kurulu implant cerrahi operasyonun muvaffakiyetine bağlıdır.
İmplant Tedavisi Başarısında; Hasta Faktörü :
Her hastaya implant yapılmaz. İmplant yapılacak her hastaya da her implant yapılmaz. İmplant Tedavisi yapacak Diş Hekimi, bu hususlarda karar verirken göz önüne alması gereken hastayla ilgili faktörleri en ince detayına kadar sorgulaması gerekir. Örneğin, implant yapılacak hasta sigara kullanıyor mu?, implant hastasının Diyabeti var mı? implant operasyonundan önce Kan sulandırıcı ilaç kullanmış mı? Kemik erimesi var mı? Çene kemiğinin yapısı, sinirlerin lokasyonu, diğer dişlerin ve ağız içi hijyeninin genel durumu mevcut operasyon için bir risk teşkil ediyor mu? vs... daha pek çok hastayla ilgili detay mutlaka değerlendirilmelidir. Zira, implant yapılan hasta ile ilgili faktörler de en az diğer iki faktör kadar yapılacak implantın başarılı olmasına etki etmektedir.
Dental İmplant Cerrahisi Nasıl Yapılır?
Diş İmplantı cerrahi operasyonu
3 temel adım içerir :
1. Kemik içerisine kaynaşacak
titanyum diş kökü vidası cerrahi olarak yerleştirilir.
2. Kök ile kaplamayı birleştiren
titanyum bağlantı aparatı yerleştirilir.
3. Zirkon veya Porselen
Diş İmplantı Operasyonu Aşamaları
Hastayı Bekleyen İmplant Tedavisi Aşamaları - TEDAVİ SÜRECİ
iHTİYAÇ <--> TEŞHİS ---> KARAR
Diş implantı ihtiyacı bir diş kaybı akabinde bariz bir şekilde oluşabileceği gibi, hiç planda yokken bir diş hekimi muayenesi sonrasında teşhis de edilebilir. Zira implant diş tedavisi sadece tamamen kaybedilmiş dişlerde değil, ağız içinde varlığını sürdüren ancak çevre dokulara, çiğneme fonksiyonuna ve estetik görünüme zarardan başka fonksiyonu kalmamış habis dişlerin, var olan diğer diş tedavileri ile (örneğin; dolgu, kanal, zirkon kaplama vs...) kurtarılma şansı kalmadığı anlaşıldıktan sonra da gerekli olabilir.
Bu noktada karar vermek için çok önemli bir "ince çizgi" vardır. Kötü durumdaki diş, "gerçekten" daha az cerrahi gerektiren tedavi metodları ile kurtarılamıyor mudur? Zira, örneğin basit bir kanal tedavisi ile, ya da diş eti hastalığının tedavisi ile daha yıllarca sorunsuz işlev görmeye devam edebilecek bir dişin, direkt çekilerek yerine implant uygulaması yapılması yoluna asla gidilmemelidir!
HAZIRLIK&PLAN --> CERRAHİ --> KEMİK İYİLEŞMESİ/Bekleme (1-4Ay) --> İyileşme Başlığı/Bekleme(1-3Hafta) --> Protez Kaplama
HAZIRLIK & PLAN AŞAMASI :
İMPLANT PLANLANMASI
Diş implantı yapılmasına karar verdikten sonra, hastamız öncelikle diğer ağız içi problemleri ve genel sistemik hastalıklar ile diğer risk faktörleri açısından sorgulanmalıdır. Ağız içinde; yapılması düşünülen implantın başarılı olmasına engel olabilecek bir diş eti problemi, kemik yetersizliği durumu, çevre dişlerde enfeksiyon vs... var mıdır? Veya, kişinin implant operasyonuna engel olabilecek ya da başarı şansını düşürebilecek; kalp-damar hastalığı, diyabet-hipertansiyon gibi kronik rahatsızlıkları, yoğun ilaç kullanımını gerektiren bir durumu veya immün sistem yetersizliği yaratarak implant operasyonu sonucunda yaygın enfeksiyona sebep verebilecek bir durumu mevcut mudur? Burada sayılan ve sayılamayan pek çok istisnai durum, yapılacak implant operasyonunun başarı şansına doğrudan etki eder. Kişinin sigara kullanması bile, bir sonraki konu olan implant cerrahisi sonrası riskler ve başarı oranları üzerine etkilidir!
Ön ağız içi muayenesinden sonra, radyolojik tetkik gerekir. Çene yapısı, dişlerin konumu ve birbirine göre pozisyonlarının anlaşılması için Panoramik X-Ray filmi kullanılabilir. Ancak; ön ağız içi muayene aşamasında panoramik film alınmasını takiben alt-üst çene kemiklerinin yoğunluğu, eni-boyu/kalınlığı-yuksekliginin milimetrik ölçülebilmesi için MUTLAKA Çene Tomografisi tetkiki istenir. Kullanılabilecek implant vidasının cinsine/şekline ve boyutlarına bu aşamada karar verilir. 3 boyutlu implant vidası uygulaması planlaması yapılır. Kemik yetersizliği durumlarında kemik greftleri ve sinüs lift uygulaması gerekliğine radyolojik tetkik yardımı ile karar verilir. Ayrıca özellikle cerrahi komplikasyon riski yüksek hastalarda, dental tomografi sayesinde alt çene kemiğindeki dil ve yüz'e giden sinirin mesafesi, burun tabasının durumu, sinüs bölgesi, çeşitli kistler/abseler, her çeşit lezyon rahatlıkla tespit edilerek tatsız süprizlerden kaçınılır, başarılı bir implant operasyonu ihtimali maksimize edilir.
İmplantın planlanması aşamasında ilk müdahaleler de yapılmaya başlanır. Örneğin gerekiyorsa yenilenecek diş grubundan gerekli olanların çekimi gerçekleştirilir. Ağız içi hijyeni hususunda malumat sağlanarak implant operasyon başarı şansını arttıracak ideale en yakın steril şartlara ulaşılmaya çalışılır.
İMPLANT TEDAVİSİ AŞAMASI
İMPLANT CERRAHİSİ
Gerekli ön hazırlıkların tamamlandığı ve artık implant cerrahisine geçilen kademedir.
Hastalarımız adına en önce vurgulanması gereken ilk aşama; dental implant cerrahisinin, lokal anestezi ile yapılan tamamen ağrısız bir girişim olduğudur. Cerrahi sürecinin her adımında olduğu gibi, bu ilk lokal aneztezi uygulaması aşamasında bile diş implantını yapacak cerrahın tecrübesi etkili olmaya başlar. Zira, uygulanacak lokal anestetik miktarının uygun ayarlanması gibi kolaylıkla ölçüsü kaçırılabilecek ufak bir ayrıntı dahi operasyondan sonraki yakın dönemde oluşabilecek komplikasyonlardan olan lokal şişlik ve ağrı hissi miktarları ile bağlantılıdır.
İmplant vidası tatbiki öncesinde, eğer kemik kalınlığı yetersiz olarak tespit edilmiş ise; kemik grefti veya sinüs lift/kaldırma gibi ön cerrahi müdahale yapılması gerekir. Kemik zaafiyeti gözlenerek kemik grefti tedavisi uygulanmış diş soketlerinde, bu tedavi gerektiği halde uygulaması yapılmamış durumlara göre çok daha uzun süreli implant ömrü gözlenmiştir.
İmplantın içine yerleştirileceği kemik dokunun, implant vidasını taşıyabileceğine kanaat getiren cerrah, implant vidası uygulamasını yapar. Kemik Ekleme/Kemik grefti operasyonu ile birlikte implant yapılmışsa, akabinde 1-4 ay kadar bekleme süreci gerekir. Zira çene kemiğinin uygulanan implant vidasını taşıyacak güce erişmek için kendini yenilemesi ve implant vidası yüzeyinin kemik doku ile kaynaşma süresine ihtiyaç vardır.
İhtiyaç duyulan implant sayısına ve çeşidine bağlı olarak değişmek üzere, bir implant vidası yerleştirilmesi operasyonu genellikle 15 dakika ila 1 saat arasında sürebilen cerrahi müdahale gerektirir. Ancak tabii ki daha komplike cerrahilerde bu süre değişir. Operasyon esnasında; diş etinin cerrahi diseksiyonunu takiben, çene kemiğine ulaşılır. Kemik zarı/periost kesisi üzerinden dikkatlice oluşturulan implant vidası kavitesine minimal basınç uygulaması ile dental implant yerleştirilir. Vidalama işlemi biten implantın üzerin geçici-kapatma vidası takılır. Yeterli mukavemete eriştiğine kanaat getirilen vida ağız içerisinde iyileşme sürecine bırakılır.
KEMİK İYİLEŞMESİ SÜRECİ
İmplant vidasının takıldığı cerrahiyi takiben, 1-4 ay arası bekleme süresi gerekir. Süredeki büyük değişkenlik, yine yapılan cerrahinin muhteviyatına, hastanın ağız içi ve kemik yapısı durumuna, uygulanan implantın çeşidine vs.. bağlıdır.
İYİLEŞME BAŞLIĞININ TAKILMASI :
Yaklaşık 3. ayda implant sağlamlığının ölçülmesi ve iyileşme başlığının takılması için, implant yapılan bölgeye lokal anestezi yapılarak üzeri açılır. İmplant vidasının kemikle kaynaşma sağlamlığı test edilir. Eğer arzu edilen birleşme sağlanarak osseointegrasyon gerçekleşmiş ise, implant vidası üzerinde diş etinin yüzeyinde kalacak şekilde iyileşme başlığı takılarak 1-3 hafta sürecek diş eti toparlanma sürecine girilir.
DİŞ ETİ İYİLEŞME SÜRECİ
Dişeti, ağız içerisinde kanlanması son derece iyi bir doku olduğundan, kendisini çok çabuk toparlar ve birkaç hafta içerisinde (genellikle 1-3 hafta süresince), açıkta bırakılan implant iyileşme başlığı çevresini güzelce sarar. Bu sırada beklememizin sebebi, hem kron kaplama yapıldığında hasarlı diş etinin üzerinde iyileşme sürecini negatif etkilemesine mâni olmak hem de açık bir yara üzerinde nihai cerrahi operasyon aşamasını uygulayıp olası enfeksiyon risklerine maruz kalmak istememizdir. Dişeti iyileşmesi biter bitmez, artık son birkaç günü kalan implant diş tedavisinin bitirilme aşamasına geçilir.
KRON KAPLAMA İLE DİŞ İMPLANT PROTEZİNİN TAMAMLANMASI
Artık son şeklini alarak ölçü aşamasında tatsız sürprizler yaratmayacağına emin olduğumuz sağlıklı dişetine ulaşır ulaşmaz, implant protezinin ağız içi çiğneme yüzeyini oluşturacak kron/taç kaplamaya son şeklini vermek için diş teknisyenine göndereceğimiz ölçüyü alırız. Arzu edilen kaplama materyaline göre (zirkon, porselen vs...) süresi birkaç gün ilâ bir hafta aralığında değişecek en son bekleme aşamasında, artık uzun yıllar sağlıkla kullanmanızı temenni ettiğimiz implant dişiniz tamamen hazır hâle gelmiş olur.
İmplant cerrahisi sonrasındaki gelişim aşamaları, riskler
ve başarı oranları nelerdir?
2022 yılı itibari ile, var olan en güncel tıbbi literatür dökümanlarında yayınlanan istatistiksel çalışmalara göre, dental implant tedavisinde başarı ve/veya komplikasyon/risk oranları şu şekildedir :
:)
Dental İmplant Tedavisinde Başarı Oranları / Riskler - İmplant Ömrü ?
Kısa/Yakın dönem gelişim süreci ve riskler :
Dental implantların yerleştirilmesi cerrahi bir prosedürdür ve enfeksiyon, kanama ve implant çevresindeki dokularda nekroz, implant uygulanan kemik bölgesinde lokal çatlama (<%5) gibi genel cerrahi riskleri taşır. İnferior alveolar sinir, maksiller sinüs tabanı/kemik ve kan damarları gibi yakındaki anatomik yapılar, implant yerleştirilme aşamasında yaralanabilir. Maksiller sinüsün tabanı bir implant tarafından delinse bile, uzun süreli sinüs enfeksiyonu nadirdir.
Yukarıda sayılan akut dönem implant komplikasyonları arasından önüne geçilebileceklerden olabildiğince korunabilmek ve implant uygulaması ertesinde birkaç aya varabilen bekleme sürecini mümkün olduğunca sorunsuz atlatabilmek için alınabilecek birtakım önlemler bulunur.
İmplant tedavisini takip eden ilk altı aylık süreç - gelişim evreleri ve riskler :
Primer/Birincil implant stabilitesi : Primer implant stabilitesi, implantasyondan hemen sonra dental implantın tutunmasının sağlamlığını ifade eder.Kemik gelişimi ve iyileşmesi implantın mekanik ve biyolojik desteğini en üst düzeye çıkarana kadar birincil stabilite implantasyon başarısı için kritik öneme sahiptir.
İmplantın stabilitesini sağlamak için implantın kemiğe sağlam bir şekilde yerleştirilememesi (implantın birincil stabilitesi), osseointegrasyon* (implantın ikincil stabilitesi) başarısızlığı riskini artırır.
Sekonder/İkincil İmplant stabilitesi :
*Osseointegrasyon : Titanyum implant diş kökü ile çene kemiğinin birbiri ile hücresel seviyede kaynaşması.
İlk stabilizasyondan farklıdır, çünkü implanta devam eden kemiğin yeniden büyümesi ie titanyum implant diş kökünün çene kemiği ile hücresel boyutta entegrasyonu (osseointegrasyon*) sürecinden kaynaklanır.
Titanyum implant vidasının, hastanın implant operasyonunun hemen sonrasında izlenen kemik dokusundaki ilk tutunmasının sağlamlığı (primer stabilizasyon), iyileşerek kaynaşmaya bırakıldığı süre boyunca göstereceği sekonder/ikincil stabilizasyondaki osseointegrasyon'un kalitesi ve verimini direkt olarak etkiler.
Ayrıca, ağız içi ortamın hijyenik koşulları, yani implantın steril ve temiz koşullarda yerleştirilmesi, implantlarda osseointegrasyon başarısında büyük etkendir.
Primer implant stabilitesinin önemi, cerrahiden sonraki ilk haftalarda implant çevresindeki kemik dokusunun yeniden gelişmeye başlamasıyla kademeli olarak azalır ve ikincil stabilite (osseointegrasyon) gelişim ön plana geçer. Sekonder stabilizasyon iyileşme süreci tamamlandığında, primer stabilizasyondaki başlangıçtaki mekanik kararlılık biyolojik kararlılık haline gelmiş olur. Bu durum genellikle implantasyondan sonraki 3-4. hafta içinde gerçekleşir. Yetersiz birincil stabilite veya başlangıçtaki yüksek implant mobilitesi, sekonder stabilizasyondaki başarısızlığın en önde gelen sebebidir.
Başarısız Kemik Entegrasyonu : Bir implantın kemik doku ile kaynaşıp kaynaşmadığı, 8 ila 24 hafta arasında yapılabilecek test ile anlaşılır. Yaklaşık 4. aydan civarında İmplant başarısını belirlemek için en sık kullanılan kriterler arasında; ağrı, hareketlilik, enfeksiyon, diş eti kanaması, radyografik bulgular veya implant çevresindeki 1.5 mm'lik çaptaki kemikte erime, sayılabilir.
Yukarıda özetlendiği üzere; dental implantın başarısı operasyonu yapan doktorun tecrübesi, implantın uygunluğu ve hasta ile ilgili faktörlere bağlıdır. Hasta ile ilgili faktörlerden en önde gelenleri; hastanın çene kemiği dokusunun miktarı ve kemiğin kalitesidir. Diğer önemli bir hasta ilişkili faktör; hastanın oral hijyenidir. Tüm bunlar kısa ve orta dönemde implantın başarısının belirleyicisi olan primer implant stabilizasyonu aşamasının kaderini etkiler. Bireysel risk faktörlerine göre çok büyük oranlarda değişiklik gösterse de, primer implant stabilizasyonu aşamasında başarısız olan diş implantı oranı %1-6 aralığındadır. Bu oran oldukça düşük olup, başarısız olan kemik entegrasyonu durumlarında temel sebep genelde, hastanın oral cerrahiyi yapan doktorun öneri ve talimatlarını eksiksiz takip etmemesidir. Bekleme süreci geçirilmeden direkt uygulanan implantlarda daha yüksek başarısızlık oranı izlenmektedir. İmplant hastasının sigara kullanma seviyesi, ameliyat sonrasında enfeksiyon gelişmesi, ilaç kullanımı, uygunsuz ağız hijyeni gibi sağlık sorunu yaratan durumlar da ikincil implat stabilizasyonu aşaması olan osseointegrasyon'da sıkıntı yaratıp kemik entegrasyonu başarısızlığı nedeniyle implant kaybına sebep olmaktadır.
Uzun dönem gelişim süreci ve riskler :
İmplant üzerinde diş minesi olmadığı için doğal dişler gibi diş çürükleri yüzünden bozulmaz. Uzun dönemdeki diş implantı sorunları; ya implant çevresi kemik ve yumuşak dokularda iritasyon/enfeksiyon/dejenerasyon (Peri-İmplantitis) ve/veya implatın mekanik arızasından kaynaklanır.
İmplant biyolojik komplikasyonlarına örnek : Dişeti Çekilmesi.
Sigara Tiryakisinde, 7 yıllık implant tedavisi ertesi gelişen kemik kaybı.
Dental İmplantta gelişen komplikasyonlar; implantı kullanan hastaya ve kullanılan implantın çeşidine göre geniş bir aralıkta değişmekdir. Bir çalışmada,ilk 5 yıl için; implant tedavisinin ömrünü etkileyen faktörler incelenmiş, gelişen komplikasyonlardan; biyolojik olanlar (hasta kaynaklı) %40-60 aralığında görülürken, teknik komplikasyonlar %60-80 aralığında tespit edilmiştir.
İmplantın mekanik yetersizliğine örnek : İmplant vidası kırılması.
Diğer bir çalışmada, yine ilk 5 yıllık süre için; İmplant destekli sabit diş protezlerinin yüksek sağkalım oranları ile güvenli ve öngörülebilir bir tedavi yöntemi olduğu sonucuna varılmış. Ancak toplam biyolojik ve teknik komplikasyonlar %33,6 olarak tespit edilmiş. Komplikasyonların insidansını en aza indirmek için diş hekimlerinin implant destekli sabit diş protezlerinin güvenilir bileşen ve materyal seçiminde çaba göstermesinin ve tedaviden sonra hastaların iyi yapılandırılmış bakımlarının sağlanmasının önemi vurgulanmıştır.
İmplant ve doğal diş arası bölgede kemik kaybına bağlı siyah görünümlü boşluklar.
İmplant tedavisini takip eden ilk 5-10 yıl aralığındaki süredeki sağlam kalma oranı göz önüne alınarak yapılan bir çalışmada; ortalama implant diş ömrü 5-10 yıl için >%96 olarak tespit edilmiştir.
implant sağkalımı : %97
Diş yüzeyi sağlamlığı : %95
İmplant çevre doku hasarı : % 9.7
İmplant çevresi mukoza irritasyonu : %50
İmplant kırığı : %0.14
Vida veya bağlantı aparatı gevşemesi : %12
Vida veya bağlantı aparatı kırılması : %0.35
İmplant Destekli Sabit Tam Protezlerde Ortalama Ömür
İlerleyen dikey kemik kaybı : %8.5
İlk 1-5 yıl arası başarısızlık : %5
İlk 1-10 yıl arası başarısızlık : %7
İlk 1-5 yıl kaplama kırılma : %13.5
ilk 1-10 yıl kaplama kırılma : %51.9
İlk 1-15 yıl kaplama kırılma : %66.6
İlk 1-5 yıl protez vida gevşemesi : %5
İlk 1-10 yıl protez vida gevşemesi : %15
İmplant Destekli Hareketli Protezlerde Ortalama Ömür
>10 yılda Çıkarılabilir Protez Tutucusunun gevşemesi : %33
İmplant tedavisini takip eden ilk 10-16 yıl aralığındaki süredeki sağlam kalma oranı göz önüne alınarak yapılan kümülatif bir çalışmada; ortalama implant diş ömrü 10-16 yıl için %82.94 olarak tespit edilmiştir.
İmplant Diş Tedavisi ile ilgili : "Sık Sorulan Sorular"
İmplant diş tedavisinden çekinme / Diş hekimi korkusu üzerine :
Diş Hekimliğinde hastaların diş tedavisinden korkusu sık rastlanan bir durumdur. Dental İmplant Tedavisinde görsel ve işitsel uyaranların hastada yarattığı anksiyete ve korku hisleri antitesi üzerine yapılan çalışmalarda; hastaların tedavileri ile ilgili sadece sözel bilgilendirilmelerinin, tedavileri öncesinde işitsel ve görsel uyaranlara maruz bırakılarak bilgilendirilmelerine göre, çok daha az korku ve endişeye yol açtığı tespit edilmiştir.
Yâni aslında, hastalarımızın tedavileri öncesinde diş tedavileri ile ilgili yapacakları internet aramalarında karşılaşacakları tedavi resimleri ve videolarının, onları yatıştırmakta çok endişelerini arttıracağı sonucuna ulaşılmıştır. Bu kısır döngüyü aşmanın yolu, bu web sayfasında da uygulamaya çalıştığımız üzere, tedavinin cerrahi boyutunu yansıtan görsel ve işitsel açıklamaları minimal tutup, daha çok tedavi sürecinin hasta hayatında yaratması beklenen gidişata odaklanmaktır. Diş hekimi korkusu, uygulanacak diş tedavisinin cerrahi boyutunun hasta tahayyülünde gereksiz yere canlanmasına mâni olarak daha baştan minimalize edilebilir.
İmplant Uygulamasından Aşırı Korkan / Diş Tedavisinden Çekinen Kişiye İmplant Yapılır mı?
Yapılabilir. Bu madde genelde tüm diş hekimliği tedavilerinden çekinen hastaları kapsar. İmplant operasyonu lokal anestezi ile gerçekleştirilen bir cerrahidir. Ancak bu hastanın müdahale sırasında bilinçli olmasını ve tüm operasyon boyunca sakince hareketsiz beklemesini gerektirir. Pek çok insan için bu büyük bir sorun teşkil etmese de, kimimiz için bu durum çok büyük bir derttir. Eğer yıllarca sürecek psikoterapi eşliğinde hazırlanma vs... gibi bir durum söz konusu değilse, bunun en pratik çözümü; genel anestezi uygulaması veya sedasyonla bu operasyonun gerçekleştirilmesidir. Kliniğimizden, bu durumdaki hastalara genel anestezi ile implant tedavisi yapılması hakkında bilgi almak isteyenler bize iletişim sayfamızdan ulaşabilirler.
İmplant cerrahisi acı verir mi? | İmplant ağrılı bir tedavi midir?
Normal şartlar altında, hastalarımız tarafından tüm diş hekimliği tedavileri için düşünülen ilk sorulardan biri, dental implant konusunda da ön plandadır. İmplant tedavisi ağrılı mıdır? Öncelikle bu sorunun kısa ve öz cevabı : Hayır. Düşünülenin ve sanılanın aksine, implant tedavisinde, implantın uygulandığı bölgede, diş hekimi tarafından uygulanan lokal anesteziyi takiben, implant cerrahisinin yapılacağı süre boyunca, bırakın ağrıyı, herhangi bir his hissetmek neredeyse imkansızdır.
Bu konuda yapılan bilimsel çalışmalarda, hastanın anksiyete durumunun, yani implant tedavisine karşı hissedilen endişe miktarının, ağrı ve acı algısı ile ilişkisi üzerine yönelinmiştir. Çalışmalarda görülmüştür ki, hastanın tedavi başlangıcındaki dental anksiyete miktarı ile oral implant cerrahisi sırasında "hissettiği(?)" ağrı miktarı, istatistiksel olarak anlamlı miktarda orantılıdır. Yâni aslında, implant operasyonu sırasında hissedilen fiziksel ağrı olmaktan çok, hastanın operasyon korkusunun kendi üzerinde yarattığı stres uyaranının sonucudur.
Dental implant uygulaması esnasında hastanın ağrı uyaranı etkisi yaratan endişe kökenli hislerini etkisizleştirmek için, dental implant cerrahisinde kişiselleştirilmiş müzikal müdahale konulu bir deney yapılmıştır. Ve görülmüştür ki; diş implant tedavisi sırasında hastanın müzik zevkleri doğrultusunda uygulanan yan terapi mahiyetindeki müzik, hasta tarafından hissedilen endişe ve dolayısı ile ağrı miktarlarında anlamlı bir azalma sağlamaktadır!
Ayrıca, implant diş cerrahisinden sonraki günlerde yaşanan ağrı hissi ile de ilgili pek çok çalışma mevcuttur. Örneğin, bu çalışmalardan, kişinin sigara kullanımı, alkol kullanımı gibi ekstra durumların da gidişata ve operasyon sonrasındaki dönemde ağrı ile ilgili durumlara etkisini konu alan kesitsel bir çalışmada; implant operasyonu müdahalesine maruz kalan hastanın yaşı, alkol kullanma durumu, cerrahi sonrası dönemde ağrı ve rahatsızlık hissi miktarları ile ilişkili bulunmuştur. Her ne kadar bu tip çalışmalar "hasta tarafından bildirilen sonuç ölçütleri" çerçevesinde belirli bir subjektivitede olsa da, özetle implant tedavisi sırasında ve implant tedavisini takiben oluşabilecek ağrı/acı tanımlarının kişiselliğini vurgulaması açısından da önemlidir.
İmplant Sık kullanılan bir tedavi midir?
İmplant tedavisi toplumda ne oranda tercih edilmektedir?
Ne yazık ki bu sorunun bilimsel kaynaklı bir cevabını verebilmek için, Türkiye'miz ile ilgili yeterli çalışma mevcut değildir. Ancak arada bir paralellik olması gerekliliğini ümit ederek, bu konuda daha sağlam istatistiklere sahip ülkelerle ilgili verilere bakabiliriz. Amerikan halkı üzerinde implant kullanım oranları ile ilgili yapılan bir araştırma çalışmasıda; erişkinlerin hayatları boyunca en az %52'sinde diş kaybı olduğu gözlenirken, 2016 yılı itibari ile bu erişkinlerden ancak %6'sının dental implant tedavisinden faydalanabildiği tespit edilmiştir. Ancak, 1999-2016 yılları arasında girederek artan oranda dental implant kullanımının 2026 yılına dek aynı oranda artacağı varsayıldığında, toplumda diş kaybında implant diş tedavisi kullananların oranının o tarihlerde %23'e kadar çıkabileceği hesaplanmıştır.
İmplant Vidası NEDEN Titanyum Metalinden Yapılıyor?
Titanyum (Titanium);
- Semboli Ti ve atom numarası 22 olan bir kimyasal elementtir.
- Düşük yoğunluklu yapısından dolayı yükte hafif olmasına rağmen, fiziksel dayanıklılık özelliği çok yüksek olması nedeni ile hafiflikle birlikte sağlamlık gerektiren özel işlerde kullanılır.
- Dayanıklılık/ağırlık oranını en fazla olan doğal metal titanyumdur! Diğer özellikleri arasında; parlak gümüş renginde olması, güce/ağırlığa karşı olduğu gibi aşınmaya karşı da özel bir dayanıklılığının olması sayılabilir.
Titanyum, demir/alüminyum/vanadium/molibden gibi diğer elementler ile kombine edilerek, zaten saf halinde bazı çelik türlerinden bile sağlam olan dayanıklılık özelliği daha da arttırılır. Bu şekilde jet motorlarında, füzelerde, uzay mekikleri yapısında, otomotiv sektöründe, cep telefonları, mücevherlerin yapısında ve daha pek çok diğer endüstriel ürünlerde kullanıldığı gibi, tıbbi protezler, ortopedik implantlar, dental implantlar, dental endodontik diş telleri yapısında da vaz geçilmez bir bileşen olarak tercih edilerek yerini almaktadır.
Yukarıdaki titanyumun kullanıldığı tıp uygulamaları örneklerinden de anlaşılabileceği üzere, günümüzde modern tıpta, protez organ olarak vücuda yerleştirilen organik olmayan materyallerin, özellikle vücut dokuları ile temas halinde olan kısımları yani vücut dokusu içerisine monte edilen veya "ekilen-gömülen-vidalanan" tıbbi tabiri ile "implante edilen" parçaları, neredeyse tamamen titanyum metali ağırlıklı tercih edilmektedir. Bu durum özellikle kemik içerisine monte edilen yapay protez organlar için geçerlidir.
Günümüzde titanyum maddesi kökenli diş implant'ı üretimi eğiliminin kökeni, 30 yıl öncelerine dayanır. Yaklaşık 30 yıldır titanyum metalinin genel vücut ve bizim konumuz ile özellikle ilgili olan diş implantolojisinde kullanımı ön plana geçmiştir ve günümüzde imal edilen dental implantların tamamına yakını titanyum esaslıdır. Son yıllarda zirkon/zirkonyum metali ile üretilen yapay diş protez implant vidası parçalarının kullanımı hususlarında deneysel çalışmalar hasta uygulamaları safhasını geçmiştir ancak zirkonyumdan imal edilen implantların orta ve uzun dönemli başarıları ile igili yeterli istatistiksel dataya henüz erişilmemiştir.
Günümüzde titanyum maddesi kökenli diş implant'ı üretimi eğiliminin kökeni, 30 yıl öncelerine dayanır. Yaklaşık 30 yıldır titanyum metalinin genel vücut ve bizim konumuz ile özellikle ilgili olan diş implantolojisinde kullanımı ön plana geçmiştir ve günümüzde imal edilen dental implantların tamamına yakını titanyum esaslıdır. Son yıllarda zirkon/zirkonyum metali ile üretilen yapay diş protez implant vidası parçalarının kullanımı hususlarında deneysel çalışmalar hasta uygulamaları safhasını geçmiştir ancak zirkonyumdan imal edilen implantların orta ve uzun dönemli başarıları ile igili yeterli istatistiksel dataya henüz erişilmemiştir.
Tıbbi Kullanımı :
Bir yapay dişin, çene kemiğine eklemlenmesini = implante edilmesini yani tabiri caiz ise "çakılmasını - gömülmesini - ekilmesini" sağlayan kısmı "Diş implant'ı" olarak adlandırılır. Bu dişi vidalayarak çene kemiğine ekme işlemine implantasyon denir. Diş implantının üretildiği madde titanyum elementidir.
Titanyum'un vücut dokuları içerisinde diş protezi implantasyonu için kullanılmasının, hafif ve dayanıklı olması gibi fiziksel sebeplerinin dışında, bir de tıbbi tercih nedenleri vardır. Vücudumuz, doğası gereği, kendisine yabancı olan maddeleri kendisinden uzaklaştırmaya çalışma eğilimindedir. Bu vücudumuzun "savunma sistemi" olan "immün sistem" tarafından organizasyonu ve tatbiki gerçekleştirilen bir olgudur. Hasta olduğumuzda, hastalığın kendisine sebep olan mikroorganizmalar yani bakteri-mantar-virüs gibi mikroplar, kanımız içerisinde tüm vücuda yayılan ve hatta gerektiğinde damarlardan da çıkarak doku içlerindeki damarsız bölgelere kadar dolaşarak görevini ifşaya çalışan, topluca "akyuvarlar" olarak adlandırılan bu immün-savunma sistemimizin parçası olan kan kökenli hücrelerimiz tarafından elimine edilirler. Ayrıca akyuvarlar, "antikor" adı verilen ve vücuda yabancı herhangibir maddeyi nötralize etmeye çalışan kan serumunda etkili diğer vücut savunma silahlarının da üretim merkezleridir. İşte kısaca özetlenen bu vücut savunmaları, vücudu mikroplardan korumaya yaradığı gibi, bazen de istenmeyen yan etkilere neden olabilmektedirler.
Örneğin allerji durumları, vücudun normalde tepki vermemesi gereken maddelere karşı da "aşırı" tepki vererek savunma sistemlerini gereğinden fazla şiddette devreye sokmasından kaynaklanır. İşte implant gibi, yine vücuda yabancı bir cisim vücut iç kısımları ile temasa geçtiğinde, vücudun iç savunmasından sorumlu olan bu anlatılan ve daha da ayrıntılı pek çok müdafa mekanizması tetiklenerek, bu yabancı cisimleri vücuttan çıkarma ya da çıkaramıyor ise en azından içeride de kalsa nötralize etme amacıyla saldırıya geçerler. Doğal organların bir kişiden diğer insana nakil edilmesinde de, bir insandan diğer bir insana organ naklinin başarısız olması tamamen bu anlatılan mekanizmalar sebebi ile oluşur. Yani, yine vücut savunma sistemi, kendisine yabancı gördüğü nakil edilmiş organı düşman kabul ederek vücuttan eliminasyonuna çalışır ve bunu başarır. (Doku rejeksiyonu = Organ Reddi)
(Bakınız : Kime İmplant Yapılmaz?)
Vücut içerisine organik olmayan, yani başka bir canlıdan kaynaklanmayan maddeler girdiğinde de yine benzer reaksiyonlar gerçekleşir ancak doğal olarak zaten cansız olan bu maddeler öldürülüp vücuttan uzaklaştıralamayacağı için, orta ve uzun dönemde farklı sonuçlar oluşur. Bu sefer vücudun savunma sistemi, bi türlü başa çıkamadığı bu yabancı cisime karşı gittikçe şiddettini arttırdığı saldırılarda bulunurken, bu yabancı cisim çevresindeki normal vücut dokusuna da zarar vermeye başlar. Vücudun kendi savunma sistemi, yabancı olarak gördüğü ve dolayısı ile yadırgadığı ve yok etmek için saldırıya geçtiği bu savaşta, tüm cephanesini birden futürsuzca harcarken, yabancı cismin çevresindeki dokuları da harap eder.
Ayrıca, bir vucut dokusu içerisinde, dokunun kendisi ile kimyasal reaksiyona giren bir başka cisim olduğunda, vücut dokusunun kendi iç kimyası da olumsuz etkilenerek bozulma eğilimine girer. Örneğin demir metali, hepimizin bildiği üzere ortamdaki oksijen atomları ile etkileşime girerek oksitlenme yatkınlığındadır. Eğer implant materyali demir metalinden yapılır ise, bu durum zamanla oksitlenerek "paslanacak" olan demir nedeni ile çevre dokuların ve hatta tüm vücudun zehirlenerek zarar görmesine ve en nihayetinde sadece implantın reddi ile sonuçlanması dışında, vücut hasarı ile de bitecek bir tıbbi girişime neden olacaktır.
İşte titanyum metalinin diğer metallerden ayrıldığı önemli bir nokta da budur. Titanyum, vücut dokuları ile kısa-orta ve uzun dönemde hiçbir kötü reaksiyon vermeyen nadir maddelerdendir. Yani "inert" olarak tıbbi jargonda kullanılan, vücut dokularına karşı "tesirsiz" özellikte olması, tıbbi implantolojinin favori maddesi olmasında en az hafiflik ve dayanıklılık özellikleri kadar önemlidir!
Orta ve uzun dönemde, titanyum metali, tesirsiz olmayı bırakın bilakis bizim istediğimiz yönde olumlu bir etki göstermektedir ve titanyum diş implantının uygulanması ertesinde yara yeri iyileşmesi için geçmesini beklediğimiz 3-6 aylık süreç içerisinde kemik ile entegrasyona giderek, çene kemiği ile kaynaşmaktadır! Diş hekimliği terminolojisi ve genel tıp terimleri içerisinde "osseointegrasyon" yani kemik-entegrasyonu olarak geçen bu durum, implant tedavisinin başarılı olup, uzun yıllar ağız içerisinde bir diş için temel görevi yapacak vidalı diş implant kısmının sağlam bir şekilde görevini ifasını temin etmektedir. (Titanyum'un dental implantların yüzey yükü modifikasyonları ve osseointegrasyon arasındaki bağlantı konulu makale için tıklayınız)
Vücut içerisine organik olmayan, yani başka bir canlıdan kaynaklanmayan maddeler girdiğinde de yine benzer reaksiyonlar gerçekleşir ancak doğal olarak zaten cansız olan bu maddeler öldürülüp vücuttan uzaklaştıralamayacağı için, orta ve uzun dönemde farklı sonuçlar oluşur. Bu sefer vücudun savunma sistemi, bi türlü başa çıkamadığı bu yabancı cisime karşı gittikçe şiddettini arttırdığı saldırılarda bulunurken, bu yabancı cisim çevresindeki normal vücut dokusuna da zarar vermeye başlar. Vücudun kendi savunma sistemi, yabancı olarak gördüğü ve dolayısı ile yadırgadığı ve yok etmek için saldırıya geçtiği bu savaşta, tüm cephanesini birden futürsuzca harcarken, yabancı cismin çevresindeki dokuları da harap eder.
Ayrıca, bir vucut dokusu içerisinde, dokunun kendisi ile kimyasal reaksiyona giren bir başka cisim olduğunda, vücut dokusunun kendi iç kimyası da olumsuz etkilenerek bozulma eğilimine girer. Örneğin demir metali, hepimizin bildiği üzere ortamdaki oksijen atomları ile etkileşime girerek oksitlenme yatkınlığındadır. Eğer implant materyali demir metalinden yapılır ise, bu durum zamanla oksitlenerek "paslanacak" olan demir nedeni ile çevre dokuların ve hatta tüm vücudun zehirlenerek zarar görmesine ve en nihayetinde sadece implantın reddi ile sonuçlanması dışında, vücut hasarı ile de bitecek bir tıbbi girişime neden olacaktır.
İşte titanyum metalinin diğer metallerden ayrıldığı önemli bir nokta da budur. Titanyum, vücut dokuları ile kısa-orta ve uzun dönemde hiçbir kötü reaksiyon vermeyen nadir maddelerdendir. Yani "inert" olarak tıbbi jargonda kullanılan, vücut dokularına karşı "tesirsiz" özellikte olması, tıbbi implantolojinin favori maddesi olmasında en az hafiflik ve dayanıklılık özellikleri kadar önemlidir!
Orta ve uzun dönemde, titanyum metali, tesirsiz olmayı bırakın bilakis bizim istediğimiz yönde olumlu bir etki göstermektedir ve titanyum diş implantının uygulanması ertesinde yara yeri iyileşmesi için geçmesini beklediğimiz 3-6 aylık süreç içerisinde kemik ile entegrasyona giderek, çene kemiği ile kaynaşmaktadır! Diş hekimliği terminolojisi ve genel tıp terimleri içerisinde "osseointegrasyon" yani kemik-entegrasyonu olarak geçen bu durum, implant tedavisinin başarılı olup, uzun yıllar ağız içerisinde bir diş için temel görevi yapacak vidalı diş implant kısmının sağlam bir şekilde görevini ifasını temin etmektedir. (Titanyum'un dental implantların yüzey yükü modifikasyonları ve osseointegrasyon arasındaki bağlantı konulu makale için tıklayınız)
Olumsuz Yönü :
Şu ana dek hep titanyum metalinin bizim açımızdan olumlu ve avantajlı yönlerinden bahsettik. Bizim için olumsuz olan tek yönüne ise hiç değinmedik. Bizim için olumsuz olan tek yönü titanyum maddesinin fiyatı ve ince işçilik mühendisliği / dizayn maliyetidir. Diş implantı ücretlerinin göreceli yüksekliğinin, ve genel olarak vücut yapay organ protez üretimlerindeki maliyetlerin fazlalığının önemli bir sorumlusu titanyum'un dünya piyasalarındaki değerli metal olarak gördüğü rağbettir. Tıbbi implantlar ve özellikle dental protez diş yapımında geçerli olmak üzere diş implantı vidası üretiminde titanyum'un kullanımının, genel diş implantasyon maliyeti üzerine etkisi ne yazık ki negatif yönde olmaktadır.
İmplant Sadece Titanyumdan mı yapılır?
Zirkonyum İmplant Vidası !
Sadece İmplantın vidası değil, artık bağ/boyun kısmı (abutment) de zirkondan yapılabiliyor. İmplantın çiğneme yüzeyini oluşturan crown/taç kısmı zaten ya porselen ya da zirkondan yapılıyor diye daha önce belirtmiştik. Dolayısı ile, vidası, gövdesi ve başlığı tamamen zirkonyumdan yapılmış implantlar da olabiliyor! Da... Bunları neden bu güne kadar sık duymadık? (Bakınız : Kaliteli İmplant Özellikleri)
Çünkü; bu tip implantlarda hâla araştırma süreci devam etmekte. Evet pratikte kullanılan versiyonları mevcut ve araştırmalar da zaten bunlar üzerinden yürütülüyor. Zirkon implantlar ile Titanyum İmplantları karşılaştıran bir çalışmada; yumuşak doku entegrasyonları iyi olarak bulunarak peri-implantitis riskinde azalma yapabilecekleri düşünülmüştür. Ancak, biyomekanik özellikleri açısından titanyum implantlara kıyasla erken başarısızlık oranları daha yüksek bulunmuştur. Ayrıca uzun vadeli sonuçlara ilişkin araştırma verileri hâla yeterli değildir. Ağız içi basınçlara gerekli dirayeti gösterebilmelerine en uygun teknik dizayn formatına hâla ulaştırılamamış görünümündedirler. Bu sebeplerle, genel olarak ancak hastalar tarafından özel bir talep geldiğinde tercih edilir durumdadırlar ve genel kullanıma geçebilmeleri için daha yolları ve zamanları var gibi görünüyor.
İmplant Diş Tedavisi Pahalı mı?
Ucuz İmplant Olmaz mı ?
Diş implant tedavisine ihtiyaç duyan hastalarımız tarafından, bizlere sürekli yöneltilme eğiliminde olunan bu sorunun, ana hatları ile olsa da derli toplu bir cevabını bu rehbere koymayı gerekli gördüm.
Şahsi kanaatimce bu sorunun bu kadar sık sorulmasının asıl sebebi; muhtemelen implantoloji bilimi sınırları çerçevesinde yapılan cerrahi müdahalenin içeriğinin ve kullanılan medikal-teknoloji donanım alt yapısının tam bilinmemesindendir...
Teknolojik Sebep :
"Protetik diş cerrahisi" kapsamına giren "diş implantı" uygulaması, başarılı olabilmek için birden fazla değişkenin sistematik kontrolünü gerektiren bir yaklaşımla, zahmetli ve maliyetli bir süreç takibini gerektirmektedir. İmplantoloji, diğer birçok disiplinden gelen bilgilerin bir arada kullanılmasını zorunlu kılan bir cerrahi uygulamadır.
Dental implantın ucuz olmasını engelleyen sebeplerden ilki implant malzemesinin "titanyum" gibi değerli bir metalden üretilmesi gerektiği gerçeğidir. Ancak asıl maliyet, üretim süreçleriyle başlamaktadır. (Tıklayınız : Yerli İmplant Markaları - İthal İmplant Markaları)
Dental İmplant teknolojik-tıbbi bir üründür. Bir "tıbbi ürün" olarak dental implant vidası, küçücük yapısına rağmen, bir parçası olacağı insan vücudu ile mükemmel bir şekilde bütünleşmeli, maksimum verimle santimetre kareye yüzlerce kilogram basınca ulaşabilen bir ortam olan ağız içinde, çiğnemede uzun yıllar işlev görmelidir. Bu dirayete erişebilmek için, üstün bir mekanik tasarım bilgisine ve özenle yürütülen üretim süreci aşamalarına ihtiyaç duyar. Bu ancak mevcut en ileri teknoloji desteğiyle, mikro-hassasiyette mühendislik tasarımı oluşturabilen nitelikli bir ekip ve donanımla mümkündür. (Tıklayınız : Kaliteli İmplantın Özellikleri)
Başka bir deyişle, zaten değerli olan bir metal, kendisinden çok daha değerli bir dizi bilimsel yatırımı içeren, yıllarca süren Ar-Ge çalışmaları ile projelendirilmekte, şekillendirilmekte ve sonuçta ham maddi değerinden çok daha yüksek düzeyde teknolojik bir değere/ürüne dönüştürülmektedir. (Tıklayınız : İmplant Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?)
Ancak bir o kadar önemli diğer kademe, implantı işlevsel kılacak cerrahi operasyon aşamasıdır.
İnsan Faktörü :
Bir implant, ne kadar kusursuz üretilmiş olursa olsun; implant'ı yerleştirecek cerrah'ın bilgi ve yeteneği sayesinde asıl işlevini görmeye başlayabilir. İnsan vücudu üzerinde yüksek riskli cerrahi operasyon yapma yetisi kazanmış olması, ne yazık ki bir cerrahın her bir operasyonda kendisi ve hastası adına aldığı risklerden doğan sorumluluğunu azaltmaz. Günün sonunda, çene kemiği üzerinde, birbirinden hassas pek çok sinir/damar/doku arasında bir cerrahi operasyon gerçekleştirilmektedir. Bu şartlar altında böyle bir işlemi hakkıyla yapabilecek seviyede bir insanı yetiştirmek için gerekli imkan ve zaman, implant operasyonunun en önemli diğer maliyetlerindendir.
Neden ?
Özetle; dental implantoloji, madde - teknik ve teknoloji ile tıbbi uzmanlık kaynaklarının en iyilerini gerektiren kombine bir süreç içerisinde başarılı bir organizasyonu zorunlu kılan; interdisipliner bir bilim olduğundan, uygulamada maliyeti yüksek olan bir diş hastalıkları tedavisi çeşididir.
İMPLANT DİŞ FİYATLARI 2023 ANKARA TÜRKİYE
Ankara implant Fiyatları 2023 (En düşük - En pahalı Aralığında / Ortalama!) :
Yerli İmplant (Vidası) Fiyatları; 1750 - 2500 TL aralığında
Alman İmplant (Vidası) Fiyatları; 3000 - 6500 TL aralığında
Straumann İmplant (Vidası) Fiyatları; 7900 - 12500 TL (Alman İmplant'larının en iyilerinden)
Amerikan İmplant (Vidası) Fiyatları; 2900 - 5300 TL aralığında
İsviçre İmplant (Vidası) Fiyatları; 3400 - 5650 TL aralığında
Kore İmplant (Vidası) Fiyatları; 3250 - 5200 TL aralığında
Dental İmplant Diş Tedavisi Fiyatları Ankara :
Diş İmplantı yapımında, implant vidası maliyeti dışındaki kısımlar, Türk Diş Hekimleri Birliğinin 2023 Ocak-Nisan Diş Tedavileri Fiyat Tarifesinde açıkça belirtilmiştir. Diş hekimleri bu İmplant Diş Tedavisi Ücretleri dahilinde çalışmakla mükelleftirler.
İmplant Fiyatları 2023 (Ocak-Nisan arası)
(TDB 2023 Yılı İmplant Diş Tedavisi Ücretleri)(%8 KDV Dahil)
Veneer Kron (Akrilik) 2580 TL
Veneer Kron (Seramik) 2880 TL
İmplant Üstü Veneer Kuron (Seramik) 3505 TL
Tam Seramik Kuron (Metal Desteksiz) 6410 TL
İmplant Rehberi (Yarım Çene) 2540 TL
İmplant Rehberi (Tam Çene) 3680 TL
Diş Çekimi 655 TL
Komplikasyonlu Diş Çekimi 1260 TL
Sert Doku Greftleme (Greft Ücreti Hariç) 3615 TL
Yumuşak Doku Greftleme (Greft Ücreti Hariç) 3130 TL
Sinüs Lifting (Biomateryal Ücreti Hariç) 3355 TL
Reimplantasyon 2925 TL
Ototransplantasyon 4330 TL
Kemik İçi İmplant (Tek Silindirik İmplant Ücreti Hariç) 7125 TL
İmplant Çıkartılması 2685 TL
Zigoma İmplant (İmplant Ücreti Hariç) 10685 TL
Yukarıda yazan implant diş tedavisi fiyatları'nın bir anlamı olabilmesi için, sizin implant tedavinizde yukarıdaki implant uygulamalarından hangisine ihtiyaç duyulacağının bilinmesi gerekmektedir!
Gerçekçi bir "implant diş tedavisi maliyeti" çıkartabilmek için, mutlaka implant cerrahisi yapan bir diş hekimine detaylı muayene olmanız, diş hekiminizin uygun gördüğü ön-tanı uyarınca tahliller yaptırmanız (çene tomografisi, panoramik film vs...), mevcut ağız içi durumunuzun ve genel sağlık durumunuzun detaylı tespiti ve teşhisi MUTLAKA gereklidir.
Tek Diş İmplant Fiyatı Ne Kadar? (2023 Ocak-Nisan arası)
- Keşke bu soru bir cümlede cevap verilebilecek bir soru olsaydı da, ben de buraya yazıp kurtulsaydım. :)
- "Bir implant fiyatı ne kadar?" sorusunun cevabı; kullanılan implantın cinsine/kalitesine, kullanılacak implant sayısına, yapılacak implant cerrahisinin mahiyetine, implant üst yapısında porselen mi - zirkon mu? kullanılacağına, sinüs lift, kemik grefti vs... uygulamalarının gerekip gerekmediğine, yani yukarıda bahsettiğim doktora göre - implanta göre - hastaya göre üçgeninin implant cerrahisindeki başarıyı etkilemesi gibi, aynı değişkenlerin diş implant ücretini de etkilemesine göre farklılık göstermektedir.
Hayır. İmplant tedavisi devlet diş tedavisi merkezlerinde de uygulanmaktadır. Ancak İmplant ücreti devlet tarafından karşılanmamaktadır. Ayrıca bkz: Vücuda implante edilmesi veya tatbik edilmesi amaçlanan tüm invaziv olmayan cihazlar (sınıf IIb TİTCK TIBBİ CİHAZ YÖNETMELİĞİ)
Devlet hastanesinde İmplant kaç lira?
Özel sektörde olduğu gibi, devlette de kullanılan implant vidasına göre fiyatı değişmektedir. Devlet hastanelerinde ve diş tedavi merkezindeki implant vidası ücretleri yukarıdaki İmplant Fiyatları 2023 Ankara İmplant Diş Tedavisi Ücretleri Listesi üzerinde verilmiştir.
ile
Diş İmplantı Bölümleri, Diş İmplantı Çeşitleri
konularında sormak isteyebileceğiniz ek hususlarda veya
bizzat bizden bilgi alabilirsiniz.
© Copyright | Aysun İĞNELİ | All Rights Reserved
ANKARA DİŞ HEKİMİ ve SİNCAN DİŞ HEKİMİ Websiteleri için Yasal Uyarı : "ADO - DİŞ HEKİMLİĞİNDE İletişim Ortamlarında Yayın Yapma Klavuzu ve ETİK KURALLARI" dahilinde;
"SİNCAN DİŞ DOKTORU Sitesindeki bilgiler destek amaçlıdır. Diş Hekimi'nin hastasını diş hekimliği hastalıklarını teşhis için muayenesinin ve diş tedavileri uygulamalarının yerine geçmez ! "